Başkan Aktaş BUSKİ ile ilgili iddialara yanıt verdi

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, belediye hizmet binası encümen salonunda düzenlediği basın toplantısında, BUSKİ ile ilgili yolsuzluk iddialarına açıklık getirdi. Konuşmasına BUSKİ’nin kente kazandırdığı hizmetlerden örnekler vererek başlayan Başkan Aktaş, “Kuraklık yaşadığımız hangi gün susuz kaldık? Yıllardır taşıma su çilesi çeken mahalleri su hattına yine BUSKİ kavuşturdu. BUSKİ marifetiyle sağlıklı içme suyu temini ile atık suların insan ve çevre sağlığına tehdit oluşturmayacak biçimde arıtılarak doğaya bırakılmasına ilişkin birçok çalışma gerçekleştirdiğimiz hepinizin malumu. İçme suyundaki kayıp-kaçak oranını yüzde 20’nin altına indiren çalışmalarla bu alanda Türkiye’ye lider ve örnek olduğumuzu tekrar gururla ifade etmek isterim. Mustafakemalpaşa, Karacabey ve İnegöl’ün altyapısını sil baştan yeniliyoruz. Ayrıca Orhangazi, İznik, Orhaneli, Büyükorhan, Keles, Karacabey Yeniköy, Doğu İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi rehabilitasyonu ve Uludağ’da ileri biyolojik atık su arıtma tesisi inşaatlarımız hızla devam ediyor. Böylece Bursa genelinde gelecek yarım asrın altyapı yatırımını yapmış oluyoruz. 150 milyon Euroluk yatırım yaptığımız Çınarcık Barajı suyunun şehir merkezine getirilmesi projesiyle 2060 yılına kadar Bursa’mızın su sorununu çözmüş oluyoruz. BUSKİ, mevcut 16 adet ileri biyolojik atık su arıtma tesisi, 51 adet paket atık su arıtma tesisi, 63 adet doğal atık su arıtma tesisi, 108 adet terfi merkezi ve 1 adet çamur yakma tesisi ile birlikte Bursa’mızın yüzde 95’ini kapsayacak şekilde atık su arıtımı sağlıyor. Çevreciliği öyle hamasi nutuklarla, lafla değil, icraatla ispatlıyoruz” dedi.

Karalama kampanyası

BUSKİ’de yaşanan olay üzerinden hem kurum hem de ismi hem de AK Parti’ye yönelik karalama kampanyası yürütülmeye çalışıldığını dile getiren Başkan Aktaş, “Prestijli bir kurum olan BUSKİ’miz, Bursa için bu denli önemli çalışmalar yaparken ve Türkiye’ye örnek olurken kurumun imajını hedef alan tezviratlara asla müsaade etmeyiz. Öncelikle şunu belirteyim ki Alinur Aktaş ismini yolsuzlukla yan yana kimse getiremez. Hem siyasetimi hem öncesinde ticaretimi doğruluk ve dürüstlük temelleri üzerine kurdum. 20 yıllık belediye başkanlığı dönemimde bırakın yolsuzluğu, bir kuruşun dahi israf edilmesine göz yummadım.  Bu konu üzerinden siyaset devşirmeye çalışanlara, üzerimize bir elbise giydirmek isteyenlere şunu söylemek istiyorum: Çabalarınız nafile! O elbiseler bizim üzerimize oturmaz, eğreti durur” diye konuştu.

Talimatı ben verdim

Konuyu öğrenir öğrenmez her türlü soruşturmanın başlatılması talimatını kendisinin verdiğini ifade eden Başkan Aktaş, “Yapılan ilk tahkikat neticesinde olayın nitelikli zimmet suçu olduğunu anladık ve hemen vakit geçirmeksizin adli makamlara suç duyurusunda bulunduk. Yani olayı öğrenmemiz, idari soruşturma başlatmamız ve adli makamlara intikal ettirmemiz toplam 2 gün sürmüş. Bu tür konular soruşturmanın selameti, suç ve suçluların belirlenmesi, delillerin sağlıklı bir şekilde ortaya çıkarılması amacıyla oldukça hassas ve titiz bir biçimde yürütülür. Bu nedenle belli bir süre soruşturmanın, bırakın kamuoyuna ilan edilmesini, kurum içinde dahi gizlilikle yürütülmesi gerekir. Gece sabahlara kadar çalışma yaptık. Aynı şekilde adli makamlarla iş birliği ve yüksek koordinasyon içerisinde tüm süreç takip edilmektedir. Bazı kendini bilmezler tarafından ortaya atılan iddialarda rakam 150 milyonla başladı, 400-500 milyona kadar çıktı. Bir kere böyle bir meblağ yok. Gerçi hırsızlığın 10 lirası da 10 milyon lirası da birdir. 'Belediye olayların üstünü örtüyor',  'Gerekli denetimleri yapmıyor' gibi söylemler tamamen gerçek dışıdır. İftiradır, karama kampanyasıdır. Devlet aklıyla iş yapıyoruz. Devlet aklı basiret ve feraset gerektirir. Gizli yürümesi gereken işler vardır. Belediye olayların üstünü örtmüyor, aksine ucu nereye varacak olursa olsun büyük bir cesaretle üstüne gidiyor” diye konuştu.

Olay yargıda

Belediye ve bağlı kuruluşlarında her yıl Sayıştay denetimi yapıldığının altını çizen Başkan Aktaş, “Zaman zaman mülkiye müfettişleri ve mahalli idare kontrolleri çeşitli konular ile ilgili incelemeler yapar. Kendi teftiş kurulumuz ve iç denetim birimimiz rutin denetim yaparlar. Denetim ve incelemeler sonucunda belirlenen her olumsuzluğun üzerine gitmiş ve gereğini yapmışızdır. Şimdi bu olayda kurum ve firmalar adına sahte imza ve kaşelerle, sahte evraklar düzenlenerek sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçu işlenmiş. Sorumluları kim olursa olsun haklarında hem adli hem idari tüm yaptırımlar uygulanacaktır. Bundan hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın. Olayın adli makamlara iletilmesi ile birlikte sorumluluğu olduğu düşünülen kişiler hakkında hem yurt dışına çıkış yasağı hem de mal varlıkları üzerine ihtiyati tedbir kararları uygulanmış, ardından geçtiğimiz günlerde savcılıkça şüpheliler hakkında gözaltı işlemi yapılmıştır. 3 tanesi belediye personeli, diğerleri dışarıdan. Belediyede çalışanlardan 1’i faillerinden, 2’si ise imzası olduğu için sorumluluğu var. Olayın tüm yönleri ile açığa çıkartılması ve oluşan kamu zararının giderilmesi için ilgili tüm merciler gerekli çalışmaları yapmaktadırlar” diye konuştu.

Yetim hakkı

Konuyla ilgili gelişmeleri bundan sonra da kamuoyu ile paylaşacaklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Başta da söylediğim gibi kamu kaynaklarını beytülmâl olarak gören, üzerinde tüyü bitmemiş yetimin hakkı olduğunu bilen, yolsuzlukla ve haksızlıkla mücadeleyi temel şiar edinen bir geleneğe sahibiz. Bugün bu anlayışın bir yansıması olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi bütçesi, mali tabloları, yatırımları, eserleri ve projeleri ile Türkiye’nin en güçlü ve en başarılı belediyelerinden biri olmuştur. Türkiye’de yerel yönetimlerde ilk olarak uygulamaya geçirilen ve herkese örnek gösterilen yalın belediyecilik politikasıyla kaynaklarını doğru ve verimli bir şekilde yöneten, israfı önleyen, hizmet kalitesini gün geçtikçe arttıran bir belediyeyiz. Koskoca bir kurumu karalamanın, olmayan olayları varmış gibi göstererek hareket etmenin bu şehre kazandıracağı bir şey yok. Olayı, seçim sürecinde şahsımı ve kurumumu zedeleyen hale dönüştüren çalışmaları kınıyorum” dedi.