Bursa’nın Suyu Bursa’da Kalmalı
Kentimiz su zengini olarak biliniyor, aslında su fakiri. Eski yönetimlerin plansız ve istikrarsız yönetimi sayesinde doğal kaynak sularımız yani doğal hazinemiz talan edilmiş birilerine fayda sağlamak amacıyla kullanımlarına sunulmuştur.
Bursa kenti sahipsiz değildir, Bursa’nın suyu Bursa’da kalmalıdır derken şu zaman zarfında kişi ve kuruluşlara verilen su kaynakları ekonomik sebeplerden dolayı sınırsız kullanılmış muazzam karlar sağlanmış ancak Bursalıların kasasına hiçbir faydası olmamıştır. Aksine kar marjları arttıkça daha fazla su kuyusun açılmış yeraltı kaynaklarımız sömürülmüştür, sömürülmeye devam etmektedir.
Bursalıların gözünü boyamak için bir marka bir kaynak belediye tarafından işletilmekte diğer yüzlerce kuyu hala sömürülmektedir. Acilen bu talana dur demek, suyumuza sahip çıkmak gerekmektedir.
Peki acilen ne yapılmalıdır. Ruhsat süresi dolduğunda firmanın su ruhsatı yenilenmemeli. Yasal olarak ruhsatı yenilemek zorunluluğun yok. Ülkede en çok kaynak Bursa, Sapanca Bolu dağları bölgesinde bulunuyor. Bu kaynakların cazibesi su pazarına yakın olması, coğrafi şartların su üretimine uygunluğu bu bölgelerin seçilmesinde rol oynamakta. Bu kaynaklardan çok az bir gelir BUSKİ Genel Müdürlüğü bütçesine katkıda bulunuyor. Firmaların elde ettiği kar düşünüldüğünde tabiri caiz ise devede kulak kalmakta. Sadece kar geliri değil inanın alınan toplu kira bedelleri bile komik rakamlar. Bu firmaların elde ettiği gelirlerin binde birini dahi BUSKİ elde edemiyor. Belediye bütçesi açısından vazgeçilmez bir gelir değil. Yönetmelikle ilgili anahtar kelimeler ise " Su kaynaklarının Ticari Maksatlı kiralanması" şeklinde özetleyebiliriz.
Peki neden yapılmıyor yada bu zamana kadar neden yapılmadı? Karşılarında onları tehdit edecek siyasi bir yapı yok, muhalefet yok. Çünkü sırayla oraya oturmaya alışmışlar. Ama bağımsız bir yapı, halkın gücü sandığa yansırsa bu mümkün olur. Sandıkta desteğinizi, oylarınızı bekliyorum bu ve bunun gibi birçok konuda bağımsız bir yapı çok daha başarılı olacaktır.